hubbards yazdı:
Bu arkadaşın bilgisine şaşırdım doğrusu. Anladığım lastikten sadece satabileceği kadar anlamasıdır. Uzman TV ye çıkarılması ise ilginç Farkedildiği üzere balans konusunda kopya çekiyor ama kopyası yanlış. Olur da bu kadar olur...
Biz boşverelim arkadaşın yanlış bilgisini ve Uzman TV yi, doğrusuna bakalım.
Balans nedir; Dönen bir cisme etkiyen kuvvetlerin yaratmış olduğu dengesizliğin adıdır. 2 çeşit balans vardır.
1. STATİK BALANS; Dönen cisme dikey yönde etkiyen ağırlık faktörlerinden meydana gelen balansızlıktır.
2. DİNAMİK BALANS; Dönen cisme yatay yönde etkiyen ağırlık faktörlerinden meydana gelen balansızlıktır.
Arkadaşın bahsettiği Radial Run-Out ve Lateral Run-Out, dönen cismin fiziksel olarak bozulmasından meydana gelen bir dengesizliktir. Yani jantın eğik olması, lastiğin tabanının kaymış olması, jantın göbekten merkezinin kaçık olması gibi gibi gibi.
Statik ve Dinamik balansızlıklar, ağırlığın karşı istikametine kendi ağırlığı kadar bir başka ağırlık takılması ile giderilir ve bunu balans makineleri yapar. Oysa Radial ve Lateral Dengesizlikte jant düzeltme veya tabanı kaymış latiğin değiştirilmesi ile sonuca gidilir.
Başka bir deyişle Balans Makineleri balansızlığı ölçer ve siz bu balansızlığın meydana geldiği yerin aksi noktasına karşıt ağırlığını taktığınızda sorunu çözmenizi sağlar. Size ağırlığın nerede ve kaç gr olduğunu gösterir ve kurşunu nereye yapıştıracağınızı gösterir. Diğer filmde gösterilen masa üstü Statik Balans Makinesidir. Tamamen manueldir. Bir de bunnun digitalleri vardır ki bunlar kurşun ağırlığını verir. Kurşun jantın genişliğini düşünürseniz tam orta noktasına takılır. Bilgisayarlı olan makinelerde ise balansızlık her iki şekilde de aynı anda yapılır. Makine statik ve dinamik balansızlıkları harmanlayarak jantın iki dış noktalarına kurşun çakılmasını ister. Yani jantın genişliğini düşünürsek bir dışa bir içe 2 adet kurşun takılır. Kurşunlar simetrik karşılıklı olmak zorunda değildir. Makine bunu hesaplar.
Yeri gelmişken hak arasında Rot-Balans işleri hep karıştırılır bunu da söyliyeyim. Rot denilen tabir aslında aracın tüm tekerleklerinin (stepne hariç) aynı doğrusal çizgi üzerinde dönmesini sağlayan bir sistemdir. Burada aracın yere basma gücünü, viraj kabiliyetini vs. lerini artırmak veya azaltmak için de Caster ve Camber değerlerine bakılır.
Camber, hatırlarsanız eski skodaların arka lastikleri içe bakardı. Hatta Skoda bacaklı diye dalga geçilen arkadaşlarımız dahi olmuştur. (Benim yaşlarımdakilerden bahsediyorum...
) işte lastiğin içe (negatif) veya dışa (pozitif) eğik olmasına camber, lastiğin dikey ile yapmış olduğu açıya da camber açısı diyoruz. Ne işe yarar derseniz, negatif camber açılı araçlarda viraj kabiliyeti yok gibidir. Çabuk devrilmeye müsaittirler. Oysa pozitif camberli araçlarda virajlar daha güvenlidir. (Bkz. F1 araçlarının lastiklerine. Üstten araca yakın, yere basan kısımlar ise araçtan uzak).
Caster, aracın amortisör kulelerinin eğikliğine denir. Bu kulelerin dikey ile yapmış olduğu açıya da Caster açısı denir. Ne işe yarar derseniz, yön lastiklerinin dönüşlerde çizmiş olduğu dairelerin farklı olmasını sağlar. Sebebi ise dıştaki lastik daha uzun mesafe katetmesi gerekirken içteki lastik daha kısa mesafe katetemesi gerekir. Caster açısı "0" olan bir araçta her iki tekerlek te aynı şekilde aynı çapta dönmeye çalışacaklarından araç dönmeyi rahat yapamaz, lastikler aşınır, millere yük biner vs. vs. hasarlar oluşur. Yüksek hızlarda araç viraj dönüşlerinde dalma tabir ettiğimiz istemsiz sağa sola sapmalarda bulunur. Yeni nesil araçların arka tekerlekleri de sağ sol hareketli olabildiğinden bu tarz araçlarda arka tekerleklerde de Caster ayarı yapılır.
Motosikletlerde peki hangileri var? Aslında zincir gererken sağ sol ayarını yapmamız rot ayarıdır. Bir taraf daha fazla gerilirse arka lastiğin izi ile ön lastiğin izi farklılaşır. Bu da çizgi sapmasına sebep olur direksiyon eğri durur. Camber yoktur motorlarımızda kaza vs. olmadığı sürece. Caster vardır ancak ayarı yapılmaz. Ön tekerleğin amortisörlerinin dikey ile yaptığı açı Caster açısıdır. Açı ne kadar büyük olursa motosikletin dönmesi o kadar zordur. Açı ne kadar küçük olursa motosikletin dönmesi o kadar rahattır ama bu sefer de dalma vs. gibi etkiler yaratır. Bu da ciddi risktir. Bu sebeple bir kez fabrikada mesnetlere bir açı verilerek amortisörlerin duruş pozisyonu belirlenir ve imalat ypılır. Yani ayar yoktur.
Gördüğünüz gibi rot anlatırken tek bir balans kelimesi geçmedi. Diyeceğim o kibirbirlerinden bağımsız ama aracın gidişatını etkileyen unsurlardır.
Siz siz olun, her 15 bin km de bir balans ayarlarınızı yaptırın (lastikleriniz janttan ayrılmadığı sürece), otomobillerinizde de her 5 - 10.000 km arasında da rot ayarlarını kontrol ettirin.